Kuantum Solucan Deliği Işınlayıcısı ve Fiziği

Solucan Deligi Teorisi Nedir
Solucan Deligi Teorisi Nedir

Herhangi bir parçacık ya da enerji göndermeden bir yerden başka bir yere bilgi göndermek fizik hakkında öğrendiğimiz her şeye aykırı gibi görünüyor.

Bununla birlikte, bu “karşı olgusal iletişimin” yalnızca düşünülebilir olmakla kalmayıp, aynı zamanda nasıl işlediğine bağlı olarak, gerçeklik hakkında daha önce gözden kaçmış olan temel gerçekleri ortaya çıkarabileceğini gösteren bazı ikna edici kanıtlar vardır.

Bir şeyin eksikliğinden faaliyet çıkarma yöntemini tanımlayan “karşı olgusal fizik” kavramı yeni değildir. Belli bir anlamda oldukça basittir. Ön kapı açıldığında ve ortalık sakinleştiğinde ve köpeğiniz ziyaretçilere havladığında, ses olmamasına rağmen tanıdık bir kişinin evinize girdiğine dair kanıtınız vardır.

Ancak son zamanlarda bu tür bir aktarımın kuantum versiyonu gündeme geldi ve fizikçiler kuantum bilgisinin bir parçacık değiş tokuşu olmaksızın aktarılabileceği ihtimalini araştırmaya başladılar.

Bu fikir sadece soyut değil. Bölünmüş bir çift dolaşık foton kullanarak, hayalet görüntüleme, fotonlardan herhangi birini emmeden veya iletmeden bir öğe hakkındaki ayrıntıları öğrenebilir.

Karşı-portasyon olarak adlandırdığı bir tür değiş tokuşsuz iletişimin altında yatan fiziği incelemek için deneysel bir plan, bu alandaki en iyi uzmanlardan biri tarafından ortaya konmuştur.

Kuantum hesaplama, altta yatan fiziğin doğası göz önüne alındığında tahmin edilebileceği gibi önemlidir. Bu fikir, geleneksel ikili bilgi taşıyıcılarının olasılığa dayalı yinelemeleri olan kübitleri kullanarak, hiç dokunmadan bilginin bir yerden başka bir yere aktarılmasını önermektedir.

Salih’in daha önceki çalışmalarında ışık, karmaşık ayırıcı ve detektör dizileri aracılığıyla bölünerek, bilginin, onu iletecek bir parçacık olmadığında bile bir hedefe ulaştığı beklenmedik bir sonuç ortaya koymuştu.

Fizikçinin yeni bilgisayar planı, 2013 yılında yayınlanan daha önceki teorik protokolüne dayanıyor.

İngiltere’deki Bristol Üniversitesi’nden fizikçi Hatim Salih’e göre, karşı ışınlanma, ışınlanmanın nihai amacını, yani bedensiz taşımayı, gözlemlenebilir herhangi bir bilgi taşıyıcısı hareket etmeden mucizevi bir şekilde yerine getiriyor.

Karşı ışınlamanın gerçekleştirilebilmesi için iletişim kuran tarafların hiçbir parçacık değiş tokuşu yapmadığı, değiş tokuşsuz bir kuantum bilgisayarın inşa edilmesi gerekmektedir.

Bir kuantum durumunu bir yerden başka bir yere taşımanın iyi bilinen bir yöntemi ışınlamadır. Süreç, birden fazla nesnenin birbirine dolanmasını, keyfi bir miktarda ayrılmasını ve ardından ayrılan nesnelerin bir alanda çok özel bir yöntemle dikkatlice ölçülmesini içerir. Işınlama eylemi ancak ayrılan nesne aynı şekilde sonuçlara göre ölçüldüğünde ve geleneksel yollarla iletildiğinde gerçekleşir.

Ortaya çıkan sonuç, katı bir nesnenin iletilmesi yerine, son derece özel bir kuantum durumudur. Orijinal nesne üzerindeki ölçümler tamamlandığında, nesne etkin bir şekilde yok edilir ve durum birinden diğerine değişir.

Işınlanmaya benzer şekilde, karşı ışınlanma da kuantum bilginin iletilmesiyle sonuçlanan (sadece ek zahmet olmadan) kuantum türünde bir karşı olgusal iletişimdir.

Nasıl olduğu açık bir sorudur. Dolaşık öğeler arasındaki örtüşme veya bağlantının belirli bir Einstein-Rosen (ER) köprüsü veya solucan deliği türü ile temsil edildiği varsayılır.

Salih böyle bir yerel solucan deliğinin karşı-portasyon için bir kanal görevi görebileceğini öne sürmüştür.

Solucan deliklerinin geleneksel olarak kara deliklerle ilişkilendirilmesine rağmen, daha küçük ölçeklerdeki dolaşık olayları açıklayabilmeleri mümkündür. Eğer solucan delikleri gerçekten varsa, onları tanımlamak maddenin temel özelliklerini daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir.

Salih, hedeflerinin yakın zamanda laboratuarda fiziksel olarak böyle bir solucan deliği yaratmak olduğunu, böylece kuantum yerçekimi de dahil olmak üzere rakip fiziksel teoriler için bir test yatağı olarak kullanılabileceğini belirtiyor.

Nihai hedefimiz fizikçilere, fizik amatörlerine ve meraklılarına yakındaki solucan deliklerine doğrudan erişim sağlamak ve böylece daha yüksek boyutların varlığı gibi Evrenle ilgili temel konuları araştırabilmelerini sağlamaktır.

Her ne kadar şimdilik tüm bunların teorik olduğu ve tüm bilim insanlarının hemfikir olamayacağı teorilere dayandığı belirtilse de, kuantum karşı olgusal iletişim ve bunun araştırmadaki potansiyel uygulaması hakkında devam eden bilimsel tartışmaya ek bir entrika katmanı ekliyor.

Saleh şöyle diyor: “Bu kilometre taşına ulaşmak için birkaç yıldır çalışıyorduk. Uzay-zamanın gerçek doğası gibi kozmosun çok yıllık gizemlerini yeniden gözden geçirmek için teorik ve pratik bir çerçeve sunuyor.

Kaynak: ScienceAlert

Günceleme: 16/03/2023 15:06

Benzer Reklamlar