Pratfall Etkisi Nedir?

pratfall etkisi nedir
pratfall etkisi nedir

Çok ilginç bir psikolojik fenomen. Özetle kişinin ne kadar mükemmel değilse sevilme olasılığı o kadar artıyor diyebiliriz.
Teorik olarak; mükemmel öğrenci, mükemmel iş insanı, mükemmel eş, mükemmel kardeş, evlat, arkadaş…vs… olmak mümkün olabilir ama pratikte mümkün mü?

Belki de daha fazla cesarete ihtiyacımız var. Hepimiz korkuyoruz.

  • Başarısız olmaktan
  • Hata yapmaktan
  • Onaylanmamaktan
  • Sevgisiz kalmaktan

Kendimizi acımasızca eleştiriyoruz, sanıyoruz ki hatasız olma çabamız ve gayretimiz bize onay, takdir, sevgi, başarı kazandıracak.
Kendimize yaptığımız bu baskı altında bazen korkudan harekete geçemiyoruz. Hata yapmamak için hiçbir şey yapmıyor, kendimizi kilitliyoruz.
Bazen her şey mükemmel olsun diye kendimizi o kadar çok hırpalıyor ve her şeyi kontrol altına almak istiyoruz ki; yaptığı işten keyif almayan,
başardıklarının tadını çıkaramayan, soğuk, ruhsuz makinelere dönüşüyoruz.
Neyse ki güzel haberlerim var;
Bilimsel çalışmalar insan beyninin mükemmeli sevmediğini kanıtladı. Araştırmalar gösteriyor ki hata yapan, hataları ile dalga geçebilen sakar
insanlar, hata yapmayanlara göre daha çok seviliyor.

Pratfall Etkisi Nedir?

PRATFALL ETKİSİ diye bilinen bu durum ilk kez 1966 yılında sosyal psikolog Elliot Aronson ve ekibi tarafından bir deney ile kanıtlanmış.
Deneyde tamamen kurgu olan bir senaryo çerçevesinde ikisi entelektüel düzeyi yüksek, ikisi orta seviyede olan dört farklı kişiye 50 soru sorulmuş ve ses kayıtları alınmış, bu kayıtlar 48 üniversite öğrencisine dinletilmiştir. Kayıtta görüşmenin sonuna doğru cevap oranı yüksek olan bir kişi kahvesini döküyor ve ses kaydında bunu tepki vererek belirtiyordu. Aynı senaryo yüksek ve orta yetenekli kişiler arasında da tekrarlandı.
Dinleyicilerden bu kişileri puanlamaları istendiğinde; sonuç şaşırtıcıydı. Soruların büyük bölümüne cevap veren iki kişiden sakarlık yaparak kahvesini döken kişi diğerine göre daha olumlu duygular oluşturmuş, daha sempatik bulunmuş ve yüksek puan almıştı. Hata yapmayan mükemmel görünen kişi ise soğuk ve mesafeli kabul edilmişti.
Sonuç olarak; bizi biz yapan küçük kusurlarımızı sosyal hayatımızda avantaj olarak görmeye başlayabiliriz.
Kusurlarımızın, zayıflıklarımızın farkında olmak, yeri geldiğinde hatalarımızla yüzleşebilmek, yeri geldiğinde özür dileyebilmek, cesaretle dersler çıkarabilmek bizi daha insani, daha sahici, daha gerçek yapıyor.
Hata yapmadan öğrenme ve gelişmenin mümkün olmayacağını kabul etmek gerekiyor.
Ne mutlu; mükemmel olmayanlara.

Seçkin Ozay
ACC Profesyonel Koç

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*