Ozon Deliği Artık Antartika’dan Büyük

Ozon Tabakası
Ozon Tabakası

Güney Kutbu üzerinde her yıl oluşan ozon tabakasındaki delik, geçtiğimiz hafta Antarktika’dan daha da büyüdü. Her yıl ağustos ve ekim ayları arasında – güney yarımkürenin bahar mevsimi boyunca – ozon, Antarktika bölgesinde delinir ve delik Eylül ortası ile Ekim ortası arasında maksimum boyuta ulaşır.

Bu yılki delik, 1979’dan bu yana sezonun bu noktasında önceki ozon deliklerinin yüzde 75’inden daha büyük, ancak neden normalden daha fazla büyüdüğü belli değil. 2020’de ozon deliği, önceki yıllara göre nispeten daha büyük olan Ekim ayının başında yaklaşık 24 milyon kilometrekarelik bir zirveye ulaştı. Bu yılın başında, ozon deliği yaklaşık aynı boyutta olacağını düşündürecek şekilde gelişmeye başladı, ancak geçen hafta önemli ölçüde büyüdü.

Ozon tabakasında ki bu değişiklik, bilgisayar modellemesi ve uydu gözlemleri aracılığıyla Copernicus Atmosfer İzleme Hizmeti (CAMS) tarafından yakından izleniyor.

CAMS’tan Vincent-Henri Peuch, “Gördüğümüz kadarıyla, artık çok hızlı büyümüyor, ancak yine de Ekim ayının başında bazı artışlar görebiliriz” diyor.

Ozon tabakası bize güneşin zararlı UV ışınlarından koruma sağlar. Geçen yüzyılda kloroflorokarbonlar gibi sentetik bileşiklerin kullanımı, bu katmandaki deliklerin oluşmasına katkıda bulunmuştur, çünkü bunlar parçalanıp ozon moleküllerini yok eden klor atomlarını serbest bıraktıkları stratosfere ulaşabilirler.

Bu sentetik bileşiklerin yasaklanmasından bu yana iyileşme belirtileri gözlemlendi, ancak ozon tabakasının iyileşmesi hala yavaş.

Peuch, “Ozon deliği iyileşme sürecinin tehlikeye düşmüş olabilir. Ancak sadece bu seneye değil birden fazla yılın ortalama değerleri ile karşılaştırılma yapılması gerekiyor” diyor.

Ozon’u Tanıyalım

Ozon nedir?

Ozon, doğal olarak oluşan bir moleküldür. Bir ozon molekülü üç oksijen atomundan oluşur. O3 kimyasal formülüne sahiptir.

Ozon Tabakası nedir?

Ozon tabakası, dünya yüzeyinin yaklaşık 15-30 km üzerinde stratosferde bulunan yüksek ozon konsantrasyonu için ortak terimdir. Tüm gezegeni kaplar ve güneşten gelen zararlı ultraviyole-B (UV-B) radyasyonunu emerek dünyadaki yaşamı korur.

UV-B radyasyonu neden kötüdür?

UV-B radyasyonuna uzun süre maruz kalma, insanlarda ve hayvanlarda cilt kanseri, genetik hasar ve bağışıklık sisteminin baskılanması ve daha düşük verimli tarımsal ürünler ile bağlantılıdır.

Ozon Deliği Nedir?

Klor ve brom atomları içeren kimyasallar, insan faaliyetleri yoluyla atmosfere salınır. Bu kimyasallar belirli hava koşullarıyla birleşerek ozon tabakasında reaksiyonlara neden olarak ozon moleküllerinin yok olmasına neden olur. Ozon tabakasının delinmesi küresel olarak meydana gelir, ancak Antarktika üzerindeki ozon tabakasının ciddi şekilde delinmesi genellikle ‘ozon deliği’ olarak adlandırılır. Artan tükenme son zamanlarda Kuzey Kutbu üzerinde de meydana gelmeye başladı.

Sorun ne zaman keşfedildi?

1974’te kimyagerler Mario Molina ve Frank Sherwood Rowland, kloroflorokarbonlar (CFC’ler) ile ozonun stratosferde parçalanması arasında bir bağlantı keşfettiler. 1985’te jeofizikçi Joe Farman, meteorologlar Brian G Gardiner ve Jon Shanklin ile birlikte Antarktika’nın üzerinde anormal derecede düşük ozon konsantrasyonlarına ilişkin bulgular yayınladı.

Ozon Tabakasındaki Sorun Düzelebilir mi?

Ozon Tabakasını İncelten Maddelere İlişkin Montreal Protokolü 1987’de yürürlüğe girdi. Ozon tabakasına zarar veren tüm maddelerin üretimini aşamalı olarak durdurmaları için ülkelere bağlayıcı yükümlülükler getiriyor. Veriler, ozon tabakasına zarar veren maddelerin stratosferik konsantrasyonlarının azaldığını gösteriyor. Uluslararası eylemlerin bir sonucu olarak, ozon tabakasının 2050 yılına kadar orta enlemlerde ve 2065 yılına kadar kutup bölgelerinde 1980 öncesi seviyelere ulaşması bekleniyor.

Zaman çizelgesi

1974: ABD’deki kimyagerler, CFC’ler ile ozonun stratosferde parçalanması arasındaki bağlantıyı keşfetti
1985: İngiliz bilim adamları, Antarktika üzerinde anormal derecede düşük ozon konsantrasyonlarının sonuçlarını yayınladılar.
1985: Ozon Tabakasının Korunmasına İlişkin Viyana Sözleşmesi kabul edildi
1987: Ozon Tabakasını İncelten Maddelere İlişkin Montreal Protokolü kabul edildi
1989: Avustralya’da Ozon Koruması ve Sentetik Sera Gazı Yönetimi Yasası başladı
1991: CFC’lerin (kloroflorokarbonlar) kullanımdan kaldırılması başladı
1996: HCFC’lerin (hidrokloroflorokarbonlar) kullanımdan kaldırılması başladı

Kaynaklar:

  1. newscientist.com
  2. https://www.environment.gov.au/protection/ozone/publications/ozone-layer-factsheet

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*